Rusya
Salı günü gerçekleştirilen NATO toplantısından radikal bir sonuç çıkmadı. NATO, Ukrayna’ya desteğini yineledi. Rusya’nın Oreşnik hamlesini, “Ukrayna’daki sivil nüfusu terörize etme ve Ukrayna'nın kendisini Rusya'nın yasa dışı ve haksız saldırganlığına karşı savunmasını destekleyenleri sindirme girişimlerinden biri” olarak niteledi. Ayrıca, bu yeni füze sisteminin çatışmanın seyrini değiştirmeyeceği ve NATO’yu caydırmayacağı vurgulandı.
Lübnan - İsrail Ateşkesi
İsrail ve Lübnan arasında bir ateşkes ilan edildi. Böylece 27 Kasım sabahında, 13 aylık çatışma haline bir ara, belki de bir son verilmiş oldu. Netenyahu, Hizbullah’ın antlaşmayı delmesi halinde İsrail’in cevap vereceğini ifade etti. Buna rağmen, bölgeden gelen haberler İsrail’in ateşkes antlaşmasını birçok kez deldiği yönünde.
Haftanın Gelişmesi: Halep El Değiştirdi
Uzun bir süredir dikkatler Suriye tarafından Ukrayna ve İsrail sahalarına çevrilmişti. İran ve Hizbullah’ın Lübnan tarafına odaklandığı, Rusya’nın ise Ukrayna tarafına odaklandığı bir süreçte, 2011’den beri devam eden Suriye İç Savaşı’nda oldukça önemli bir gelişme yaşandı.
27 Kasım Çarşamba günü rejim güçlerine karşı hızlı bir taarruz başlatan muhalif cihatçı örgüt Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ), 2016’dan beri Esad’ın kontrolü altında olan Halep’in kontrolünü ele geçirerek önemli bir gelişme kaydetti.
Halep, 2016'da elde edilen zaferden bu yana hükümetin kontrolü altındaydı. Bu zafer, savaşın en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul ediliyordu. Rusya destekli Suriye güçleri, o dönemde ülkenin en büyük kenti olan Halep'in isyancıların elindeki doğu bölgelerini kuşatmış ve ağır yıkıma uğratmıştı.
Halep’in HTŞ tarafından rejim güçlerinden alınmasından sonra Rusya, başlattığı hava operasyonlarında rejim güçleri ile Halep ve muhaliflerin kontrolündeki İdlib’i bombalamaya devam ediyor.
Hızla yeniden alevlenen Suriye İç Savaşı, diplomatik trafiği de kaçınılmaz olarak artırdı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi pazartesi günü Türkiye’yi ziyaret etti. Bu ziyarette yapılan ortak basın toplantısında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Suriye'deki olayları herhangi bir dış müdahaleyle açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. İç savaşın tırmanmasını ve sivil ölümlerini istemiyoruz. Yakın zamanda Astana sürecini tekrar hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı.
Astana Platformu Süreci Neydi?
Türk ve Rus yetkililerin 2017’de Suriye krizine bir çözüm bulabilmek adına oluşturduğu, sonradan İran’ın da dahil olduğu, Lübnan, Ürdün ve Irak gibi ülkelerin de gözlemci statüsünde olduğu bir platform.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. X hesabından yapılan paylaşımda Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyla ilgili olarak “Son birkaç gündür komşumuz Suriye’de aniden patlak veren gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Suriye ihtilafında ülkemizin duruşu, hassasiyetleri, öncelikleri ve savunageldiği politikanın parametreleri bellidir. Son hadiseler, Türkiye’nin haklılığını teyit ve tescil etmiştir. Aslında uzun bir süredir Orta Doğu’daki şiddet sarmalının Suriye’yi de etkisi altına alma ihtimaline dikkat çekiyorduk. Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve millî birliğinin korunması, 13 yıldır devam eden istikrarsızlığın Suriye halkının meşru talepleri doğrultusunda mutabakatla son bulması en büyük temennimizdir. Ülkemizin millî güvenlik öncelikleri çerçevesinde sahadaki süreci anbean takip ve tahlil ediyor, bunlara halel getirecek herhangi bir farklı eylemin yaşanmaması adına gereken bütün tedbirleri alıyoruz.” dedi.
Suriye’de Ne Oluyor?
Suriye’deki taarruz çarşamba günü, muhaliflerin kuzeybatı Halep vilayetinde hükümet güçlerinin elinde bulunan bir askeri üs ve 15 köyü hızla ele geçirdiklerini iddia etmeleriyle başladı. Cihatçı örgüt Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki isyancılar, Şam'dan Halep'e giden ana otoyolu (M5) kestiler. Esad’ın müttefiki Rusya, buna karşılık hava saldırıları düzenledi.
Cuma gecesi, HTŞ savaşçıları kırsaldaki üslerinden Halep’in dış mahallelerine ilerledi ve pazar günü şehrin tamamında kontrolü sağladıkları görüldü. Suriye ordusu, isyancılar bölgesel başkent Hama’ya doğru güneye ilerlemeye çalışırken, şiddetli çatışmaların yaşandığı Hama vilayetine takviye güç ve ekipman göndermeye çalışıyordu. Bu arada, Suriye ve Rusya hava saldırıları muhaliflerin kontrolündeki bölgeleri vuruyordu.
Son haberlerde, Reuters Haber Ajansı’ndan alnın bilgilere göre, Pazartesi günü, İran destekli yüzlerce Iraklı savaşçı, geçen hafta Halep’i ele geçiren isyancılara karşı hükümet güçlerine yardım etmek için Suriye’ye geçti. Ancak, Lübnanlı Hizbullah'ın şu an için onlara katılma planı bulunmuyor.
Yeniden alevlenen Suriye sahası, bir süre dikkatleri üzerine çekecek gibi görünüyor. Türkiye olarak bütün bu olan bitenin hem içinde hem de sınırında olduğumuzdan, Suriye sahasının istikrar ve güvenliği Türkiye için kritik bir önem taşıyor.
EGEAKTÜEL DÜNYA